1 Mart 2010 Pazartesi

kürt kadınları..



-gel kızım böyle otur. kimin kimsen var mı?
-var teyzecim..
-he iyi o zaman
-teşekkür ederim teyzecim yer için.

önyargıyla dolu gittiğim bir konserde içli dışlı oldum onlarla.

40lı yaşlarda bir teyze. giyimi kuşamı yerinde. konserin en başından beri ona karşı içimde bir sıcaklık, farklı bir duygu nedensiz.. yanında da bir sürü güzel genç kız var. "hayır" diye düşünüyorum. "onlar kürt olamazlar".. halbuse "kürt kadınları ve genç kızları" onlar. kürt olduklarını attıkları sloganlardan, ellerindeki sarı, yeşil, kırmızı mendillerden, çoşkularından ve söyledikleri türkülerden anladım.

attıkları sloganlar ne kadar korkutsa da beni, inançlarına ve beraberliklerine hayran kaldım. bir salon dolusu insan. ıçlerinde yaşlısı, çocuklusu, genci, kadını, adamı her çeşit insan var. belki bir bakışta tanıyabilirsiniz kürt gençlerini, erkeklerini. ama kızlarını ayırt etmek öyle zormuş ki..

bugüne kadar hep televizyonda gördüm, kenar mahallede yaşayanlarını gördüm. beynim direk olarak onlar için “esmer, kara kuru, zayıf, benli” diye programlanmış. düne kadar hiç güzel kürt kadını görmemiştim. öyle güzeller, öyle bakımlılar ki. öyle candanlar ki. bize, hep söylenenlerin dışında olduklarını anladım.

sahneye çıkan kadınlara ne demeli? işıl ışıl yöresel kıyafetler, muhteşem sesleri, muhteşem yetenekleri.. hangi birimiz tara jaff’ı tanıyor? arpıyla türkülere ses veriyor, can veriyor. o kadar güzel söylüyor ki dinlediğiniz kürtçeymiş, ıngilizceymiş umursamıyorsunuz.

bizim apartmanımızda da var kürt bir aile. dillerini bilmediğim için selam veremediğim, dairelerinin önünden geçerken tırsarak geçtiğim. oysa ki ben konuşmaya çalışsam biliyorum ki devamı gelecek. bir iki tane kürtçe kelime sorduğum da bile gözleri parlamıştı kızlarının. “siz nereden biliyorsunuz o kelimeleri, o türküyü?” demişlerdi. haliyle ne diye ezberlediğimi ve merak ettiğimi söyleyememiştim. “türkçe biliyorlarmış” demiştim kendime. demek ki kabahat bizdeymiş.

farklı diller konuşsak da acımız aynı, söylemek istediklerimiz, hissettiklerimiz aynı. onlar da ana, onlar da bacı, onlar da yar. neden hala daha ayrımcılık yapılıyor? neden birbirimizden korkmamız öğütleniyor halen daha?

Hiç yorum yok: