15 Ocak 2012 Pazar

bana mı yazdın?

birilerinin prensesi olduğum çok doğru.

kendi doğrularından vazgeçemeyen insanlardan vazgeçişim olacak 2012. 
kendi imkanlarım doğrultusunda yaşıyorum. kırdıklarım, üzdüklerim elbette ki var. yok diyemem. 
ama anlayışı kıt, empati yeteneği sıfır olan insanları anlayamadığım için son günlerde "eleme" yapıyorum. 
lanet olası facebook hayatıma girdi gireli kişilerin samimiyetsizlikleri, yapmacık tavırlarıyla boğuştum.
artık öyleykene öyle diyemeyeceğim. 
sevmiyorsan durma yanımda. sana kimse bir şey demez güzelim. 
umurumun zerresini incitmez, incitemez. 

sen bana samimiyetsiz diyorsan bu senin empati yoksunu olduğunu gösterir. bir bak bakalım geriye, eşit doğrularımız ve eşit yanlışlarımız var seninle. senin yanlışların için hiç bir zaman sonu ünlem işaretiyle biten cümlelerle sana gelmedim. ha bu senin anlayışsızlığın. beğenmediğin tavırlarımı yüzüme karşı söylemektense arkamdan konuşman bitirdi bir çok şeyi. 

üzülmüyorum çünkü geç de olsa bir şeylerin farkına varmak iyi oldu. 
senin neden çoğu zaman tek tabanca gezdiğini de iyi anladım. bak, senin gibi yapacağım artık. 
bana öğrettiğin en iyi şey de bu oldu. 

bir de bir persona vardı hatırlarım. 

samimi prenses
holy

11 Ocak 2012 Çarşamba

jooble nokta bilmem ne

mail kutumda bulduğum maili aynen kopyalayıp yapıştırıyorum : 


"Merhaba!

holywitchinkazani.blogspot.com guzel bir blogunuz icin tesekkur ederim.

İlk gelen "uçuşa geçenler" postu okuduktan sonra bir saat boyunca memnuniyetle blogunuzda dolaştım:) Yazıları kolay yazılmış. En beğendiğim post,"abla ne demek?" postudur.

Jooble şirketinde çalışıyorum, dünyanın dört bir tarafından iş teklifleri topluyoruz. İşim, sitemizin bağlantıları blogculara yapıştırmaktır. İşimi çok seviyorum çünkü biz dost bir ekibiz ve iyi patronlarımız var, maalesef, blogculara bağlantımızı nasıl yapıştırması ile ilgili hiç bir fikrim yoktur, bunu yapamazsam işten çıkarılacağımdan korkuyorum:( Şu anda çeşitli bloglara mektuplar yollayacağıma bir saat boyunca blogunuzu okuyordum. Gerçekten, "Turkey" "jooble-tr.com" için bağlantının uygun olup olmayacağına emin değilim, ama linkimizi blogunuza ekleyebilirseniz ben size borçluyum!!! Ciddiyetle belirtmeli ki sitemiz çok güzel ve insanların iş bulmalarına yardım eder.Blogunuzu takip edenlere yeni bir şans ve yeni bir iş fırsatı için bir kapı açmak istemez misiniz? İyi çalışmalar dilerim! İyi blogunuz için çok sağ olun. Yeni yazılarınızı sabırsızlıkla bekliyorum!!!!

P.S. Siz "Kova" burçtan mısınız? Ben de "Kova" burcundanım :)


Logo JoobleSaygılarımla,

Birkay Koray
Account Manager

Tel: +44 (0) 800 098 8516
E-mail: bk@jooble.com
Skype: birkay.koray

www.jooble.org " 

sanıyorum yeni bir dolandırma şekli ya da bedava reklam yapmak için böyle mailler atılıyor.
internette araştırma yaptığınız zaman göreceksiniz, herkese yolladığı mail aynı. 
sonunda da "bilmem ne burç musunuz, ben de o burcum :)" diye bitirmesi de beni benden aldı.
birkan bey, siz olsanız olsanız, bukalemun burcu olursunuz cicim ^^ 
la ilahe illallah diyorum da başka bir şey demiyorum. 
saygılar. 


10 Ocak 2012 Salı

uçuşa geçenler


feride’nin günlüğü tadındaki yazılarımla karşınızdayım ey ahali ^^ 
ahahah yok la öyle bir şey! kendime saygımdan ötürü yazmam en azından. esra elönü bacımla aramızda en ufak bir benzerlik olmadığı gibi onun yaşantısına da zerre kadar özenmiyorum çok şükür. 
sema maraşlı diye bir kadından söz edeceğiz bugün. sevgili sema bacım, kadınlara “dizilerdeki gibi olmayın, hz. muhammed “erkekleşen kadınlara” lanet etmiştir, böyle kadınların evlilikleri boşanmayla son buluyor. kadın otorite olamaz, erkeklerin üstünlüğünü kabul etmek gerekir” demiş. 
son zamanlarda kadınların ne kadar bastırılmaya çalışıldığını umarım sizler de benim gördüğüm şekilde görüyorsunuzdur. 
sibel üresin, sema maraşlı gibi kadınlar birer maşadır. 
kadınları küçük göstermek ve erkek egemen toplumun güçlenmesini sağlamak için kullanılan birer maşadır. 
ece temelkuran gibi fikri ve vicdanı hür kadınların susturulmaya çalışıldığı, bu tür kadınların korunduğu bir zamanda yaşıyoruz. işte bu ahir zamanıdır. 
cahillerin bir şekilde başa geldiği zamandır. 
sema maraşlı’ya tek bir sorum var :
-neden ikinci kez evlendiniz o zaman? madem boşanmak kötü bir şey, ikinci kere niçin kocaya vardınız? probleminiz neydi? erkek, bir evin direği değil midir? evin direğine ne oldu ki boşandınız? başka birine mi aşık oldunuz? kocanız mı başka birine aşık oldu? merakla cevap bekliyorum.
bittabi, soruma cevap asla gelmeyecek. anca orada burada bir şekilde bu olay büyürse, birinin de aklına gelirse bu soru soracak ve cevap gelecek. ha doğru mu gelir orasını da bilemiyorum. 
bence hz. muhammed lanet ettiyse böyle insanlara lanet etmiştir.
her konuya hz. muhammed’i karıştırmasalar ölürler zaten. dinen sömürülüyoruz, hala uyuyun siz… 
insanları din kisvesi adı altında çok güzel uyutuyorlar, kavga çıkarıyorlar. sonra bunların adına “islamiyet” diyorlar. 
islamiyet’in bunların dediği ve yaşadığı gibi olmadığını bilenlerin sayısının azlığı çok üzüyor beni. 
sayelerinde insanlar islam’dan soğudular. 
bazılarının da istediği buydu. dinde zorlama yoktu hani? ne oldu? zorunuza mı gitti?