23 Aralık 2010 Perşembe

penceremden yansıyanlar

tv izlemeyen biri olarak dün akşam -uykum da vardı- persepolis'in en sevdiğim bölümlerini tekrardan izledim. son günlerde en sevdiğim filmleri tekrar tekrar izliyorum. bir filmi oturup baştan sona kadar izleyebilmem için cuma ya da cumartesi olması lazım. çünkü evde sessiz bir ortam oluşacak, sonra ben konsantremi sağlayıp filmime adapte olmalıyım.

duyan da cern'de falan deney yapıyorum sanır. siz de haklısınız.


bir ara sürekli "la finestra di fronte" yi izliyordum. gerçi hala daha izlemiyor değilim. sadece şu sahnesini defalarca izledim. çokça hamurla, kekle börekle uğraşan biriyim. haliyle bu sahneyi görünce aklıma binbir türlü şey geliyor. yaşadıklarımla bağdaştırıyorum bazı bazı. ama durup bakınca kaçırmaktan çok kaçmak gibi bir duygu var içimde. galiba çok şeyden kaçıyorum.

giovanna gibi merdivenlerden koştura koştura hayatım boyunca sanıyorum bir kez indim. o da kaçmak içindi. tam aksine birini yakalamak için değil. şimdi düşünüyorum da kaçmayı....

kaçmak, korkaklıktır.
korkularınla her zaman yüzleşmen gerekir. sana güç veren her zaman bu olur.
kaçarsan aklında binbir tane soru işareti kalır "?" 
"acaba"larla yaşarsın.
hayatın boyunca herşey "kesinliğe" asla ulaşamaz. bunu bilirsin. ama kesinliğe ulaşmasını istediğin bazı şeyler vardır.
bu yüzden kaçmamalısın. o anda içinden bu geliyorsa bile, bile bile yanacağını da bilsen kaçma..
ben kaçtım, muallaktayım.

ben kaçarken elimde un yoktu, taşıdığım koca bir çanta ve başımda uçuşan kar taneleri vardı. soğuktu.
ve kimse bana "kaçma" demedi. tektim, doğru kararlar alamadım sanırım.
herşey anlıktı.
oysa biz "anlık" yaşıyorduk. olması gereken buydu.


işte bu yüzden bu sahne bana çok dokunuyor. bu hafta sonu poğaça yaparken bir taraftan elimde unlarla "gocce di memoria" yı dinleyeceğim. tek bir italyanca kelime bilmiyorum ama şarkıyı ezbere biliyorum. gözlerim giovanna'nınkiler gibi güzel değil ama gökyüzüne bakıp anlık düşündüğüm zaman sanıyorum ki sesim ulaşacak bir yerlere.

bilmem, belki de ulaşmaz.

13 yorum:

roman yazarı dedi ki...

ulaşır. ulaştı.

Holy Go-Nightly dedi ki...

ulaşmış mıdır :)

Mia Wallace dedi ki...

holywitch, sahneden ve yazdıklarından çok etkilendim!

Ve çok meraklı bir insan olarak belki diyorum, o kaçtığın günü de ve neyden kaçtığınıda anlatırsın bize.. ?
Yüzsüz bir istek oldu ama off..

Gerçekten çok güzel yazmışsın!

Holy Go-Nightly dedi ki...

mia çok teşekkür ederim :)

yoo anlatırım. yazarım. hatta çok çok istiyorum yazmayı. ama biraz daha kafamı toparlamam lazım. :)

uyduruk, öylesine bir yazı olsun istemiyorum.

roman yazarı dedi ki...

uyduruk bir yazı olmasın tabii, ama çok da bekletme: nasıl canım sıkılıyor bilemezsin bir yandan kendi hayatını ellerime teslim ederek yeminli toman karakterim haline gelen insanların sorumluluğunu taşıyorum bir yandan da dünyamdan bezdiren ağzıların ortasında kıvranıyorum: bacağım kırık. kısacası yaz da okuyalım. yazmanı bekleyen okuyucular olduğunu gör ve elini çabuk tut, çok mu buyurgan bir tonlama oldu? sen halden anlarsın!

roman yazarı dedi ki...

bak o kadar bezmişim ki önümü göremiyorum ve n'apmışım: roman yerine toman yazmışım! ağrıların yerine ağzıların yazmışım. gör de halime acı! biraz da keyiflendir ayrıca melankoli moduna sarmayalım iyiden.

Holy Go-Nightly dedi ki...

melankolik, depresif şu anda olmak isteyeceğim son şey!

o kaçışla ilgili bi defter tutuyorum biliyo musun :) yani tek o kaçışla alakalı değil. böyle ne biliyim, bi günlük gibi düşün. susanna tamarrov'un "yüreğinin götürdüğü yere git" tarzı bişi. ama öğüt verici bişi yok. sadece hissettiklerim var.

bu yüzden detaya çok çok inmeden, güzel bir yazı olsun istiyorum. bunun içinde birazcık zaman var galiba :)

geçmiş olsun bu arada :)

roman yazarı dedi ki...

hasta yatağımda son nefesimi verirken senin yazını bekliyor olacağım!

allh şu blog denen haceti icat edenden razı olsun ve günahlarını affetsin! ne yapacaktık yahu? düşünüyor musunuz hiç? ben bir iğnemi vurunayım. siz de bir düşünün bakalım.

Holy Go-Nightly dedi ki...

abartma :))

MERY DAIMON dedi ki...

her zaman düşündüren şeyler oluyor..

Holy Go-Nightly dedi ki...

:/ sıkıldım artık ama mery.. hep ben mi düşüncem?

MERY DAIMON dedi ki...

Düşünmeden, düşün içinde düşünülemez insan.MD. ,)

Holy Go-Nightly dedi ki...

güzelmiş mery
aklını seveyim :)